• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/ktdgokmen
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=05347896126
  • https://twitter.com/Kucuktasdemir
  • https://www.instagram.com/gokmenktd/
  • https://www.youtube.com/channel/UC2oheUfhR7iDi5hqG-_1HfA?view_as=subscriber
Site Menüsü
Linkler
Site Haritası

Kısa Film Festivali Direktörü Yusuf Saygı

 

"Kentin tanıtımı için önemli"
 
Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali için 87 ülkeden 1600'ün üzerinde filmin geldiğini söyleyen Festival Direktörü Yusuf Saygı, "Dünyanın ilgisini çeken böyle bir organizasyon daha fazla destek görmeyi hak ediyor" dedi
 
Gökmen Küçüktaşdemir
 
Bu yıl 16.'sı düzenlenecek olan Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali yine hazırladığı programla dikkat çekiyor. Sinemaseverler tarafından merakla beklenen festivalin geçtiğimiz yıldan bu yana başında yer alan başarılı yönetmen Yusuf Saygı ile 17 - 22 Kasım arasındaki etkinlikler hakkında her şeyi konuştuk. Kent yöneticilerinin, İzmirli işadamlarının festivale yeteri kadar sahip çıkmadığını söyleyen Festival Direktörü Yusuf Saygı, "İzmir'in tanıtımı için kısa film festivali çok önemli bir fırsat" dedi.
 
 
Geçen yıldan bu yana Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali'ni sen yürütüyorsun. Anlatır mısın bu yönetim değişimi neden ve nasıl oldu?
Yönetim değişikliği, festivali ilk yılından bugüne taşıyan arkadaşımız Kayhan Kırmızıgül'ün artık devam etmeyeceğini söylemesi üzerine gerçekleşti. Türk Sinemasının 100. yılında İzmir'in tek sinema festivalinin gerçekleşmemesine razı olmadım ve kendimi festival serüveninin en tepesinde buldum.

Sen aslında festivalin gizli kahramanlarından birisin. Bunca zaman sinema sektöründen bir şeyler yapmak isteyenlere destek olduğu gibi festivale de önemli katkıların oldu. İçinde yer aldın. Ne zamandan beri festivalle iç içesin ve neler yaşarak bugünlere geldin anlatır mısın?

İzmir Kısa'nın başında yeniyim, fakat festivalin ilki olan film günlerinden itibaren müdavimiyim. Festivalin ilk yılları üniversite öğrenciliğime geliyor ve ilk 2 sensinde izleyicisi, sonraki 4 yıl çektiğimiz kısa filmler ile katılımcısı ve 6. festivalden itibaren ise görevlisi olarak devam ettim. Geçen sene ağustos ayında festival sona ermesin diye bu görevi üstlendim. Çalışmalara başladık ve 15.'sini gerçekleştirdik. Çok kısa zamanda hazırlandık ve ortaya bir iyi sayılabilecek bir organizasyon çıkardık. Özellikle Türkiye sinemamızın 100. yılında festivalin yapılmaması benim açımdan çok üzücü olacaktı. Şimdi ise öğrencilik yıllarımda severek geldiğim bana birçok şey katmış festivali büyük bir enerji ile devam ettirme çabam var.

Sence festival olması gereken noktada mıdır? Eksikleri nelerdir ve bunları nasıl aşmak gerekmektedir?

Yurt dışında, özellikle Avrupa'daki festivallere bakarsak tabi ki daha gideceğimiz çok yol var. Bunu aşmanın ilk kuralını yerine getirip bir süreklilik kazandırdık. Fakat asıl önemli olan konu şehrin tamamını kapsayan ve daha çok kişiye ulaşan bir festival olma konusunda adımları geçen sene attık. Biraz daha şehrin önde gelen özel sektörünün desteğini almamız gerekliliğine inanıyorum. Festivalin ilerleyebilmesi ve sürekliliğini devam ettirmesinin en önemli gereği bütçesi. İzmir özel sektöründen bu anlamada gereğince yardım alamıyoruz.

Festivalin İzmir'e nasıl bir katkısı vardır?

Festivalin İzmir e katkısı tartışılamaz. En önemlisi tanıtım. Bu sene 87 kadar ülke katılım gösterdi ve 1600 üzerinde film başvuruda bulundu. Sadece bizim ile iletişime geçen filmlerin İzmir'den bahsetmesi, merak etmesi ya da araştırması bile çok önemli bir tanıtımdır diye düşünüyorum. Bunun yanı sıra konuk olarak dünyanın dört bir yanından gelen kısa film yönetmenleri buraları tanıma fırsatı buluyor. Yurt içinden ve yurt dışından gelen yönetmenler tanışmış oluyor ve böylelikle ileride olabilecek ortak prodüksiyonlara da zemin hazırlanıyor. Jüri için seçtiğimiz ünlü isimler ise bir sonraki projelerinde bu şehri düşünebiliyorlar. En yakın zamandan örnek vermek gerekirse 14. festivale jüri üyesi olarak katılan Tayfun Pirselimoğlu “Ben O Değilim” isimli filminin yarısını İzmir'de çekti ve birçok festivalde ödül aldı. Festivalin seçkilerini de yurt dışı festivallere İzmir Kısa Film Festivali Seçkisi olarak gönderiyoruz. Bunun da kentin bilinirliğine katkısı olduğunu düşünüyorum.



Bu yıl festivalde bizleri neler bekliyor? Güzel filmler izleyecek miyiz?

Bu yıl özellikle daha çok filmi İzmirliler ile buluşturuyoruz. Yerli ve yabancı finalistlerimizin yanı sıra Avrupa Film Akademisi kısa film seçkisi, Japonya Short Festivali kısa film seçkisi, Antalya Sinema Derneği'nin yaptığı organizasyon sonucu seçilen son 10 yılın en iyi yerli kısa filmleri seçkisi izleyiciler ile buluşacak. Ayrıca festivalimize başvuran filmler arasından oluşturduğumuz ulusal ve uluslararası panorama içerisinde de oldukça iyi yapımlar yer alıyor.
Filmleri izleyen biri olarak favorilerin hangileri?
Favorilerim son 10 yılın en iyi yerli kısa filmleri ve Efa seçkisi. Finalistler arasında seçim yapmak zor 1600 film içinden seçilerek finalist oldular hepsi birbirinden güzel filmler.
 
 
"Sinema denince
İzmir akla gelmeli"
 
 Yıllar içinde kısa filmlerdeki gelişimi senin pencerenden nasıl gözüküyor?

Eskiden çok daha öğrenci işi olarak tabir edilen prodüksiyon gücü düşük, oyunculuk ve görüntü kalitesi yönünden zayıf filmler yapılırdı. Fakat artık teknik imkanların kolaylaşması kısa filmcilerin işini biraz kolaylaştırdı diyebiliriz. Artık teknik meselelere daha az kafa yorup hikaye, oyunculuk konuları üzerine yöneliyorlar. Ve baktığımızda günümüzde kısa film uzun metraj filmden ayrı güzel bir yolda ilerliyor.

Nasıl bir ilgi bekliyorsun bu yıl festivale?

Bu sene tanıtımlarımızı daha yoğun yaptık ve başvurularımız bu doğrultuda çok başvuru sağladık. Aynı şekilde izleyiciler tarafında da yoğun bir ilgi bekliyoruz. Sadece filmlere değil bunun yanı sıra yapacağımız eğitim çalışmaları ve söyleşilerimize de ilginin büyük olacağı kanısındayım.

Bu festivalle ve sonrası ile ilgili hayallerini ya da planlarını öğrenebilir miyiz?

Hayaller ve planlar sadece festival ile ilgili değil tabi ki. Birçoğu İzmir üzerine düşünülen ve kurgulanan hayaller. Körfezin bir sahne çevresinin de amfi tiyatro şeklinde bir coğrafi yapıya sahip olan İzmir'in sanat ile iç içe benim için ise daha çok sinema ile iç içe bir şehir olmasını istiyorum. Çekilen filmler, gösterimler ve festivaller ile İzmir'in Türkiye'de sinemanın marka kenti olması en büyük hayalim diyebilirim.
 

Yorumlar - Yorum Yaz
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.138634.2754
Euro37.346837.4965
Ne güzeldir,sessizlikte birlikte olmak
Daha da güzeldir, gülmek birlikte
Cennetin ipekten şalı altında
Yosunlara ve kayın ağaçlarına yaslanarak,
Kahkahamız kadar yüksek sesli olduğunu dosluğumuzun
Gösteriyor dişlerimizin beyazlığı.
F. Nietzche