• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/ktdgokmen
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=05347896126
  • https://twitter.com/Kucuktasdemir
  • https://www.instagram.com/gokmenktd/
  • https://www.youtube.com/channel/UC2oheUfhR7iDi5hqG-_1HfA?view_as=subscriber
Site Menüsü
Linkler
Site Haritası

Denizcilik kazandı - AKİF SEZER

 



Denizcilik kazandı

 
 
Amaçları denizciliğin gelişmesini ve yayılmasını sağlamak olan Ege Açıkdeniz Yat Kulübü ve International Çeşme Yacht Club'ün düzenlediği 2017 Kış Trofesi, birbirinden heyecanlı yarışlara sahne olarak tamamladı
 

Gökmen Küçüktaşdemir
 
 

Halikarnas Balıkçısı'nın Deniz Gurbetçileri romanı “Haydi Sefere!..” diye başlar. Geçtiğimiz günlerde bu cümlenin verdiği heyecanla uyandım ve 2017 Kış Trofesi'nin son yarışını izlemek için Çeşme'ye doğru yol aldım. Erkan Bilsev'in sahip olduğu 17 metre uzunluğundaki güzeller güzeli Perle White, marinadaki yerinden sessizce ekibini ve beni bekliyordu.
Ocak ayından bu yana süren yarışların son iki günüydü ve dereceye girecek olanlar başarılarının ödülü olan kupalara kavuşacaklardı. Son etap olduğu için yarışmacılar da çok heyecanlıydı. Bu heyecan fırtınası içinde girilen marinadaki bilgilendirme toplantısı ve küçük kaynaşma seremonisinden sonra herkes yatlarına geçti.
 




RÜZGARLA MÜCADELE
 

Perle White,
diğerlerine göre daha lüks bir yattı ve yarış için tasarlanmadığından destek sınıfında yer alacaktı. Yani küçük yarışın büyük favorisiydik. Dümende Erkan Bilsev vardı. Yarış boyunca, denizin dalgaları arasında rüzgarı arkasına alarak hızına hız katmak için bir orkestra şefi gibi davranarak ekibi güzel bir şekilde yönlendirebildi. Suyun sesi, rüzgarın ıslıkları, martıların çığlıkları arasında Aydın Sal'ın taktikleri duyuluyordu. Sadece taktik vermedi yarışma sırasında hem ıskota vinci başındaydı hem balonun açılmasına yardım etti. Ana yelkendeki Kazım Erdoğmuş da, kaslarını boşuna geliştirmediğini gösterdi. Iskota, yani yelkenleri açmak ve tutmak için alt köşelerine bağlanan halatları ustalıkla kullandı. Başüstünde ise Erkul Deniz vardı. Yelkenli teknelerde, balon basma-indirme, gönder donatma gibi teknenin baş tarafındaki tüm donanım ve işleri yerine getiren kişi demek başüstü. Yarışlarda -özellikle de sert havalarda- başüstünün işi hayli zor ama bir o kadar da eğlenceli gözüküyor. 30 derece yatmış bir teknede, kaygan bir zeminde ve de sürekli üstünden dalgalar geçerken orada iş yapmak kolay değil.



Teknedeki tek gazeteci ben değildim. Bugüne kadar çektiği fotoğraflarla yelkenciliğin kitlelere ulaşmasında çok büyük katkıları olan Seden Erdi de oradaydı. Yarışın içindeyken yarışı izleme şansı yakalamamı sağlayan Seden Erdi, aynı zamanda bana ilk eğitimi veren kişi de oldu. "Sancak teknenin sağı, iskele solu demek" diye başlayarak bir dolu terim öğretti bana ayaküstü. Sayesinde kulağıma deniz suyu kaçtı... Merak etmeyin bu bir denizcilik terimi, yatçılıkla yeni tanışan ve yarışmayı sevenler için kullanılıyor...
Yarış iki bölümden oluşuyordu. Başlangıçta denizdeki mücadele için her şey hazırdı ama rüzgar yoktu. İlk yarış için 1.5 saat kadar rüzgar çıkması beklendi. Yelkenleri şişiren rüzgar esmeye başladığında hakemler yarışı başlattı.
 

HEKİM KOMODOR

 
Bir yıl içinde yaklaşık 35 yarış yapılıyor. Her ayakta alınmış olan puanlar toplanıp bu puanlara göre derecelendirme oluşturuluyor. Ocak'ta başlayan Kış Trofesi Mayıs ayında ödüllendiriliyor. Yaklaşık 40 teknenin katıldığı bu büyük organizasyonun arkasında Ege Açıkdeniz Yat Kulübü var. EAYK ve ICYC'nin hazırladığı 2017 Kış Trofesi'ne destek olan 8 tane yelken okulunu, 6 farklı yelken kulübünü ve Çeşme Marina'ya ayrıca sponsorlara da teşekkür etmeyi unutmamak lazım...
Dr. Akif Sezer, Ege Açıkdeniz Yat Kulübü'nün 2 yıldan beri komodorluğunu yani başkanlığını yapıyor. Akif Sezer, İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırmalar Hastanesi'nde çalışan bir hekim, üroloji uzmanı. Gönlünü denizciliğe kaptırmış. 2004 yılından bu yana kulüpte. Kulübün; 230 üyesi, yarışan 40 teknesi ve 198 lisanlı sporcusu var.




Kulüp üyelerinin farklı meslek dallarında başarılı olan insanlardan oluştuğunu söyleyen Akif Sezer, çok iyi bir sinerji yakaladıkları yönetim kurulu üyeleriyle bir yaşam biçimi olan denizciliği sevdirmek, gelişmesini sağlamak ve keyifli bir ortam yaratmak için çalıştıklarını vurguluyor.
Yarışların dışında denizle ilgili farklı aktiviteler yaptıklarını da anlatan Akif Sezer, "Başarıları olan insanları kulübümüze konuşmacı olarak getiriyoruz. Kendi gücüyle, yani dağları yürüyerek geçen, yollarda bisiklet kullanan, denizde kürek çekerek dünyayı dolaşan ilk ve tek kişi olan Erden Eruç bunlardan biri" diyor. (Burada hemen belirtmeliyim ki Erden Eruç, Büyük Okyanus’ta geçirdiği 312 gün ile denizde en uzun süre kalan kürekçi olarak Guinness Dünya Rekoru’nun sahip. Üç okyanusu da kürekle geçen tek sporcu. Hint okyanusunu kürekle geçen tek insan.)


UFUK AÇAN SÖYLEŞİLER


Böylece kulüp üyelerinin ufkunu açmayı hedeflediklerini vurgulayan Sezer, "Bir yarış kulübü olarak asıl amacımız tekne sahiplerini yaptığımız organizasyonlara dahil edebilmek. İnanların bir modaya uyarak tekne alıp sonra da denize açılmadan, çeşitli etkinliklere katılmadan sadece gösteriş olsun diye içinde oturması bizi üzüyor. Biz tekne sahiplerini denizden faydalanan ve bunun güzelliklerini katıldıkları yarışlarla çevresindekilerle paylaşan kişilere dönüştürmek istiyoruz. Eğer yaşam kalitenizi yükseltmek, kentinize ve ülkenize katkı sağlamak amacıyla denizi kullanmıyorsanız, 3 tarafınızın denizle çevrili olmasının hiç bir anlamı yok. Biz yelkenlilerimizle denizciliğin yayılmasını sağlamaya çabalıyoruz" diye konuştu.



Sezer ayrıca şunları söyledi: "Biz gençlerimizi de içimize almak istiyoruz. Düzenlediğimiz yarışmalara üniversite öğrencilerinden oluşan takımlar da katılıyor. Bazen yarışlarımıza ekip olarak geliyorlar, bazen de onları teknelere 2'şerli 3'erli dağıtıyoruz. Denizcilik sevgisini onlara aktarmak için çalışıyoruz. Çünkü bu Türkiye'ye katma değer katacak önemli ve güzel bir sektör."
Geçtiğimiz günlerde de Urla Yat Kulübü'nün düzenlediği Üniversail Cup adlı bir organizasyonuna 16 üniversiteden öğrenciler katıldı. Urla'da bağlı olan teknelerde misafir edilen üniversite takımlarının birbiriyle yarışması sağlanarak güzel bir etkinliğe imza atıldı. Akif Sezer, bu etkinliğin Urla Yat Kulübü'nde komodorluk yaptığı 2007'de başladığını ve kendisinden sonra komodor olan Ergün Nalbantoğlu tarafından sürdürüldüğünü anlattı. Marmaris'te yapılan Campus Cup benzeri bir organizasyon olduğunu söyleyen Sezer, kendilerinin de bu etkinliğe destek olduğunu belirtti.


ULUSLARARASI YARIŞ


Bir yarış kulübü oldukları için yelken eğitimi vermiyorlar, denize gönül vermek isteyenleri yelken okullarına yönlendiriyorlar. Yarışlar genelde ulusal çaplı olurken 23-27 Ağustos tarihleri arasındaki Arkas Aegeanlink uluslararası nitelik taşıyor. Çeşme ve Sakız Adası merkezli bir dizi yarıştan oluşan ve artık geleneksel hale gelen Aegeanlink organizasyonuna başka ülkelerden de yarış ekiplerinin ilgi göstermesi bekleniyor.
Akif Sezer'in komodorluğunda yarışların medyada görünürlülüğünü artırmak için önemli çalışmalar yürütülüyor. Ayrıca yat yarışlarına destek bulmak ve denizciliğin ön plana çıkması için çeşitli şirketlerle yapılan sponsorluk görüşmelerine ağırlık veriliyor.




YARIŞIN SONU


Yatçılar Çeşme'nin havasına inat, 6 ayakta 12 heyecanlı yarış yapabilme imkanı buldu. Benim de katıldığım son ayaktaki rekabet yaşadığım heyecanı körükledi. Giderek artan rüzgar, yarışların kıyasıya geçmesine neden oldu. Açılan yelkenlilerin daha hızlı gitmesine neden olan balonlar açıldığında, tekneler uzaktan denizde süzülen renkli kuğulara benziyorlardı. Yakından baktığınızda ise bedenlerdeki eforla birlikte gerilen halatlar, adrenalinle birlikte oradan oraya dönen yelkenler, onları daha çok şişirmek için kıvrılan dümenler, yapılan manevralar, dökülen ter vardı. Yarışın sonunda benim de içinde olduğum Perle White destek sınıfında 3. olurken asıl kazanan dostluk ve denizcilik oldu.



 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Yorumlar - Yorum Yaz
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.663034.8019
Euro36.413536.5594
Ne güzeldir,sessizlikte birlikte olmak
Daha da güzeldir, gülmek birlikte
Cennetin ipekten şalı altında
Yosunlara ve kayın ağaçlarına yaslanarak,
Kahkahamız kadar yüksek sesli olduğunu dosluğumuzun
Gösteriyor dişlerimizin beyazlığı.
F. Nietzche